Çarşamba, Ekim 13, 2010

ateşler



" Çocuk bir rehinedir. Hayat bizi elinde tutar.

Aynı şey bir köpek, bir panter veya bir ağustosböceği için de geçerli. Leda şöyle demiş: Bir kuğu aldığımdan beri intihar etmekte özgür değilim artık."
                                                             Marguerite Yourcenar-Ateşler


Yourcenar, iyi yazar, sağlam yazar fakat "Ateşler" kitabında her şeyden ve herkesten farklı yazmış. O kitap başka hiçbir kitaba benzemez. Mitolojik karakterler gerçekle buluşur ve tekrar masal olurlar. Ben özellikle "Akhilleus ya da Yalan"  yazısını severim. Diğerleri de çok güzeldir ama onu okuduğum zamanı unutmam. Bir zaman fırsat bulursam yazarım belki buraya o bölümü. "Yalan" kavramını anlatıyordu orada, masal gibi, düş gibi yalandan bahsediyordu. Deniz kıyısında, çok sıcakta, binlerce şey varken etrafta, sadece "o" düşünülerek okunmalı. Gizemli, erotik, tuhaf, sarı ve ateş rengi bir hikaye. "Bütün lambalar söndürülmüştü", Akhilleus!

Çok etkileyici bir "nesir şiir" denemesi Ateşler, her zaman her yerde karşımıza çıkmayan o özel kitaplardan.  

"Her şeyi kaybettiğimde bana Tanrı kalır. Tanrı'nın nerede olduğunu unutursam seni yeniden bulurum. İnsan aynı anda hem uçsuz bucaksız geceye hem güneşe sahip olamaz."

2 yorum:

Clea dedi ki...

"Bir kuğu aldığımdan beri intihar etmekte özgür değilim artık." Bir çaresizlik? durumu bundan daha iyi anlatılamazdı sanırım. "Ateşler" çok güzel kitap evet.

justine dedi ki...

Ateşler çok etkileyici bir kitap, özellikle deniz kenarında, sıcak güneşin altında. Bazı kitaplar böyledir, iklimiyle gelir ve okutur. Lilişka ve kuğu, ne kadar doğru, öyle değil mi canım?